Çocuk kitaplarında hepimizin aşina olduğu temalar vardır: sevgi, yardımlaşma, dostluk, iyi insan olmak gibi. Karşılaştığım çoğu ebeveynin kitap tercihlerinde de bunları görüyorum. Fakat ben uzun bir süredir çocuk kitaplarıyla ilgili olduğum için artık bu temaların dışında, bir anlamda ‘kafası değişik!’ diyebileceğimiz kitaplara da dikkat çekmek istiyorum. Bunlardan bir tanesi: ÖFKE.
Rehber öğretmen ve psikolog olarak çocuklarla – ergenlerle öfke kontrolüne yönelik çalışıyorum. Çalışmalarımda aktivite ya da hikaye olarak yararlandığım çok fazla kaynak var. Ama tabii çoğunluğu yabancı literatürde. Bu kitap -hikaye kitabı olmasının dışında- bu yüzden de benim için çok önemli. Özellikle okul önce ve ilkokul grubunda öfke çalışırken böyle keyifli bir görsel kaynağa sahip olmak avantaj sağlıyor. Kitap öfkenin nasıl filizlendiği, nelerden beslenerek nasıl büyüdüğü ve sonunda nasıl patladığını adım adım takip edeceğimiz, alışılmışın oldukça dışında. Öfke henüz adını koyamadığımız ama varlığını bildiğimiz bir canavarmış gibi aktarılıyor (ilk okuduğumda bana hissettirdiği şey buydu, daha sonra birkaç danışanımla birlikte kitabı okurken onlar da öfkeyi canavar olarak tasvirledi). Öfkeyi görebiliyoruz, yani dışarda. İlk sayfalarda henüz küçük ve kıpkırmızı, bir köşede kendi kendini yerken zamanla bir söz, yoldan geçen insanlar, bazen bir gülümseme bile onu harekete geçirmeye yetiyor. Rahatsız ediyor, ısırıyor. Giderek büyüyor, büyüyor, etrafındaki herkesi her şeyi yutmaya başlıyor. Peki onu durduracak hiçbir şey yok mudur? Vardır elbet ama öfke dinlemez, inanmaz, hatta bazen kör, bazen de sağırdır. Sonunda öfke o kadar çok şey yiyor ki artık bir gün yedikleri içine sığmıyor ve patlıyor! Her şey ortaya döküldükten sonra temizlemesi kime kalıyor sizce?
Kitabın hitap ettiği yaş grubu okul öncesi ve ilkokul. Bu yaşlarda duyguları tanımak için önce mümkün olduğunca somutlaştırarak anlatmak gerek. Bu anlamda öfkenin resmedilişi, yüz ifadeleri, kırmızı ve giderek büyüyen hali çok başarılı. Evet öfke dışarıda başkalarına zarar veriyor fakat şunu da biliyoruz ki öfke aslında içimizden gelen bir şey. Bir noktada çocuğun bu içselleştirmeyi yapabilmesi lazım. Kitap bu kısma pek girmiyor. Haliyle bu köprüyü kurmak da size kalıyor. Kitapta beni düşündüren bir diğer noktayı ise danışanım sayesinde fark ettim: Öfke ‘aptal, bencil, kibirli’ olarak tanımlanıyor. Doğru ifade edilmediğindeki yıkıcılığını bir tarafa bırakırsak öfkeyi bu şekilde olumsuz etiketlemek ne kadar doğrudur? İnsanların öfkelenmeye hakkı yok mudur? Oyuncağının arkadaşı tarafından izinsiz alınması sonucunda öfkelenen bir çocuğun öfkesine de aptal ve bencil diyebilir miyiz? Bir çocuk kitabında bu kadar ince düşünmeye gerek var mı diyenler olacaktır haklı olarak; ama çocuklar öyle sürprizli canlılar ki bazen sizin saatlerce düşünseniz de aklınıza gelmeyecek bir şeyi beklemediğiniz bir anda önünüze koyabilir. Hazırlıklı olmakta fayda var.
Kitap az sözcük ve bol görselle öfkeyi konuşmak, tartışmak adına keyifli bir araç olabilir. Görsellerden yola çıkarak ‘Sen de bazen içinde böyle büyüyen, seni rahatsız eden, yüzünü buruşturan bir şey hissediyor musun? Acaba bunun adı da öfke olabilir mi?’ gibi sorular sorabilir ya da kendi öfkesinin resmini çizmesini isteyebilirsiniz. Kitapta geçen “galeyan”, “hiddet”, “gazap”, ‘’sağduyu’’ sözcükleri çocuğunuz için yabancı gelebilir, anlamını açıklamak gerekebilir. Ama zaten çocuğun okuduğu her kitapta yeni kelimelerle tanışması fikrindeyim. Keyifli okumalar.
*4 yaş ve üzeri
Öfke
Yazar: Blandina Franco
Çizer: José Carlos Lollo
Yayınevi: Desen Yayınları – TUDEM Yayın Grubu
Basım Tarihi: Eylül 2018